Vücudumuzdaki
Orantılı Büyüme Nasıl Gerçekleşir?
Bir yaşını
dolduran bir bebek, doğduğu güne oranla yaklaşık olarak iki kat daha ağır, %50
daha uzundur. Yıllar geçtikçe olağanüstü hızlı şekilde kilo almaya devam eder
ve boyu uzar.
İşte bu mucizevi
büyüme, hücrelerimiz arasındaki mükemmel haberleşme sayesinde gerçekleşir.
Bedenimiz bizim adımıza, kimyasal bir haberleşme sistemi ile yönetilir. Bu
sistemin elemanı olan ve hormon denilen mesaj taşıyıcılar yaşamımızı
sürdürmemizi sağlayan emirleri hücreler arasında getirip-götürürler. Bu
haberleşme sayesinde vücudumuzda orantılı bir büyüme gerçekleşir.
![]() |
| Embriyo: Tek hücreden İnsan .. |
Büyüme Mucizesi
Hipofiz bezi, nohut
büyüklüğünde küçük pembe renkli bir et parçasıdır. Beynin altında bulunan
hipotalamus bölgesine küçük bir sap ile bağlıdır. Bu bağlantı sayesinde
hipotalamustan doğrudan emir alır. Bu emirler doğrultusunda gerekli hormonu
üretir ve vücutta ihtiyaç duyulan düzenlemelerin yapılmasını sağlar. Hipofizin
vücutta yaptığı düzenlemelerden bir tanesi de vücudun büyümesidir.
İnsanların
sağlıklı büyümeleri, simetrik ve estetik bir vücuda sahip olmaları büyüme
hormonu vesilesiyle olur. Bu hormon, vücut hücrelerinin her birine teker teker
komut vererek, ne kadar büyümeleri ve nerede durmaları gerektiğini emreder. Bir
molekül ve vücut hücreleri arasındaki bu uyum Allah'ın gücünün
delillerindendir.
İnsan vücudundaki
büyüme işlemi iki farklı şekilde gerçekleşir. Bunlardan birincisi bazı
hücrelerin hacimlerini artırmasıyla, diğeri ise bazı hücrelerin bölünerek
çoğalmasıyla gerçekleşir. İşte bu iki işlemi de sağlayan ve yöneten büyüme
hormonudur.
Hipofiz bezinden
salgılanan büyüme hormonu bütün vücut hücrelerine etki eder. Her hücre hipofiz
bezinden kendisine gelen mesajın anlamını bilir. Eğer büyümesi gerekiyorsa
büyür, bölünerek çoğalması gerekiyorsa çoğalır.
Örneğin yeni
doğmuş bir bebeğin kalbi yetişkin halinin yaklaşık olarak 16'da biri kadardır.
Buna karşın toplam hücre sayısı yetişkin kalbindekilerle aynıdır. Büyüme
hormonu gelişme döneminde kalp hücrelerine teker teker etki eder. Böylece her
hücre, büyüme hormonunun kendisine emrettiği kadar büyür. Böylece kalp de
büyüyerek yetişkin bir insan kalbi haline gelir.
Vücutta bulunan
diğer hücreler -örneğin kas ve kemik hücreleri- gelişme dönemi boyunca
bölünerek çoğalırlar. Bu hücrelere ne kadar bölünmeleri gerektiğini bildiren de
yine büyüme hormonudur.
Büyüme hormonunun
bütün vücut hücreleri üzerinde etkili olması da son derece büyük bir mucizedir.
Eğer bazı hücreler büyüme hormonuna itaat ederken, bazı hücreler de bu hormona
isyan etselerdi sonuç felaket olurdu. Örneğin kalp hücreleri büyüme hormonunun
emrettiği şekilde büyürken, göğüs kafesi hücreleri çoğalmayı ve büyümeyi
reddetselerdi ne olurdu? Elbette ki büyüyen kalp küçük kalan göğüs kafesi
içinde sıkışır ve sonuç insan için ölüm olurdu.
Ya da burun
kemiği büyürken burun derisi büyümesini durdursaydı, burun kemiği burun
derisini yırtarak dışarı çıkardı. Vücuttaki bütün kaslar, kemikler, deri ve
organlar birbirleriyle uyumlu bir şekilde büyürler. Bu kusursuz uyum her
hücrenin teker teker büyüme hormonuna itaat etmesi sonucunda sağlanır.
Bu durumda şu
soruyu sormamız gerekir; Hipofiz bezi nasıl olur da hücrelerin bölünmesi veya
büyümesi için gerekli olan formülü bilir? Bu son derece mucizevi bir olaydır.
Çünkü nohut büyüklüğünde bir et parçası, vücutta bulunan bütün hücrelere
hükmetmekte ve bu hücrelerin büyümelerini veya bölünmelerini sağlamaktadır.
İşte bu noktada
Allah'ın yaratmasındaki kusursuzluk ve mükemmellik bir kez daha ortaya çıkar.
Küçücük bir bölgede bulunan hücreler, trilyonlarca hücrenin bir düzen içinde
bölünmelerini ve büyümelerini sağlamaktadırlar. Oysa bu hücrelerin insan
bedenini dışardan görmelerine, bedenin ne kadar büyümesi ve hangi aşamaya
geldiğinde durması gerektiğini bilmelerine imkan yoktur. Bu şuursuz hücreler, vücudun
karanlıkları içinde, ne yaptıklarını dahi bilmeden büyüme hormonu üretmektedir.
Üstelik tam üretimi durdurmaları gerektiği zaman da durmaktadırlar.
Büyüme hormonu
hakkında buraya kadar anlatılan bütün detaylar ve birbiri içine geçmiş bu
hassas dengeler tek bir gerçeği göstermektedir: İnsanı tek bir seferde,
kusursuz bir şekilde Allah yaratmıştır. Allah, Kendi yaratışındaki üstünlük
için Kuran'da şöyle buyurmaktadır:
O Allah ki,
yaratandır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret'
verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu
tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir. (Haşr Suresi, 24)


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder