Peki rüyalar ile “gerçek hayat” arasındaki
fark nedir? Rüyalar, gerçek hayat dediğimiz algılara göre çoğu zaman mantıksal
yönden tutarsız ve düzensizdir. Ama bunun dışında, teknik olarak, rüya ile
“gerçek hayat” arasında fark yoktur. Çünkü her ikisi de, beynin içindeki algı
merkezlerinin uyarılması yoluyla oluşur.
Ansiklopedik bir kaynakta, rüyanın da aynı
şekilde yaşandığı şöyle anlatılır:
Rüya görmek, diğer tüm zihinsel işlemler
gibi, beynin ve aktivitelerinin bir ürünüdür. Bir insan ister uyanık isterse
uykuda olsun, beyin daimi olarak elektriksel dalgalar verir. Bilim adamları bu
dalgaları “elektroensefalograf” adı verilen bir cihazla ölçerler. Uykunun büyük
bölümünde, beyin dalgaları geniş ve yavaştır. Ama bazı zamanlarda, daha küçük
ve hızlı hale gelirler, gözler sanki rüya gören kişi bir seri olayı
seyrediyormuş gibi oldukça hızlı hareket etmeye başlar. Uykunun REM (Rapid Eye
Movement-Hızlı Göz Hareketi) denen bu kısmı, rüyaların çoğunun oluştuğu
bölümdür. Eğer kişi REM sırasında uyandırılırsa, gördüğü rüyanın detaylarını
büyük olasılıkla hatırlayacaktır… REM uykusu sırasında, beyinden kaslara sinyal
gönderen sinir yolları bloke olur. Dolayısıyla rüyalar sırasında beden hareket
etmez. Ayrıca serebral korteks (beynin yüksek zihinsel işlevlerle ilgili kısmı)
REM sırasında, rüya görülmeyen uyku bölümlerine göre çok daha aktiftir.
Korteks, beynin “beyin sistemi” adı verilen bölümünden gelen sinir hücrelerinin
taşıdığı uyarılar tarafından harekete geçirilir.1
Burada anlatılanlar şunu göstermektedir;
gerçek hayat da rüya gibi beynimizin ilgili merkezlerine gelen impulsların
(uyarıların) yorumlanmasıyla oluşan bir algılar bütünüdür.
1- World Book Multimedia Encyclopedia,
"Dream", World Book Inc., 1998.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder